Film, Soğuk Savaş döneminde uzay yarışı sürerken bir kez daha hortlayan Nazi tehlikesine karşı mücadele veren ünlü arkeoloğun hikâyesini anlatıyor. Yıl 1969 ve Indiana Jones işi bırakmaya karar vermiştir. New York'taki Hunter College'da on yıldan fazla bir süredir ders veren saygın arkeoloji profesörü, bugünlerde tek başına yaşadığı mütevazı dairesine çekilmeye hazırlanmaktadır. Arasının açık olduğu vaftiz kızı Helena Shaw'ın babasının yıllar önce Indy'ye emanet ettiği nadir bir eseri, zamandaki çatlakları bulma gücüne sahip olduğu iddia edilen meşhur Arşimet Kadranı'nı aramak için yaptığı sürpriz ziyaretle işler değişir.
Emekli Albay Matrix 10 yaşındaki kızı ile taşrada yaşamaktadır. Birgün onu bir göreve zorlamak için kızını kaçırırlar. Görevi bir Latin Amerika ülkesinin başkanını öldürmek ve böylece zalim bir diktatörün tekrar işbaşına gelmesine önayak olmaktır. Matrix havalanan bir uçaktan mucizevi bir şekilde kaçacak, olayın ardındaki esrar perdesini çözecek ve korkunç bir savaşı tek başına yürütecektir. 80'li yılların en sevilen macera filmlerinden biri olan Komando, başrolündeki Arnold Schwarzenegger'i de unutulmaz aksiyon oyuncuları arasında bir daha inmemek üzere yerleştirmiştir. Meraklıları dönemin en çok sevilen Commodore 64 oyunları arasında Commando ismini nostaljiyle anımsayacaklar.
Beş eski Özel Kuvvetler operasyon askeri, Güney Amerika'nın seyrek nüfuslu sınır bölgesinde bir soygun planlamak için bir araya gelir. 5 kişilik bu ekibin hedefi, şiddetiyle tanınan, zengin bir kartelin servetidir. Bu isimsiz kahramanlar prestijli kariyerlerinde ilk defa bu tehlikeli misyonu ülkeleri için değil, kendileri için üstleniyorlardır. Ancak olaylar beklenmedik bir dönüşle birlikte kontrolden çıkmaya başlar. İncelikli planları devasa bir kaosun içinde kaybolup gitmeye başladığı zaman bu beş üstün nitelikli adamın yetenekleri, sadakatleri ve ahlakları, hayatta kalmak için verdikleri zorlu mücadele sırasında kırılma noktasına itilecektir...
Korkusuz ve kanunsuz bir paralı asker olan Tyler Rake, hapishanede yatmakta olan uluslararası bir suç baronunun kaçırılan oğlunu kurtarmak için bir göreve dâhil olur. Ancak silah ve uyuşturucu kaçakçılarının karanlık yeraltı dünyasında, zaten ölümcül olan bu görev imkânsıza yakın bir hâl alır ve bu durum, hem Rake’in hem de çocuğun hayatını sonsuza dek değiştirir.
2. Dünya Savaşı'nın son günlerinde evine ve kızına dönmeye çalışan kaçak bir Alman askeri kendini, gizli altınları arayan SS birliklerine karşı bir savaşın içinde bulur.
Dünyanın kaderi onun ellerinde. ABD Ordusu mensubu bir kadın yüzbaşı, okyanusun ortasında kendi komutasındaki füze savunma istasyonu eş zamanlı ve koordineli bir saldırıya maruz kalınca uzun yıllar aldığı taktik eğitimini ve askerî uzmanlığını kullanmak zorunda kalır.
Dövüş kulübünün ilk kuralı, dövüş kulübü hakkında konuşmamaktır. Dövüş kulübünün ikinci kuralı da, kulüp hakkında konuşmamaktır... Filmin baş kişisi, sıradan hayatının girdaplarında bunalımlar geçiren bir sigorta müfettişi olan Jack, Kanserli olmadığı halde, uykusuzluğunu yenmek ve hayatına anlam katmak adına, kanserlilere moral destek sağlayan terapi gruplarına katılır. Orada, Marla Singer adlı bir kızla garip bir yakınlık kurar. Bir iş gezisi dönüşü ise, Tyler Durden adlı egzantrik karakterle tanışır. Durden, Jack'in olmak isteyip de olamadığı adam gibidir. Tyler'ın girişimleriyle bir yeraltı faaliyeti olarak başlayan dövüş kulübü, Jack'e hayatında yepyeni kapılar açacaktır... Ve tabii, bu kapılardan ister istemez Marla geçecektir... Fakat... Tyler Durden gerçekte kimdir?
Paulette Jiles’in aynı isimli romanından uyarlanan filmde, Amerikan İç Savaşı’ndan 5 yıl sonra, kimi kimsesi olmayan savaş gazisi Yüzbaşı Jefferson Kyle Kidd, kasaba kasaba gezerek okuma yazması olmayan insanlara haberleri okumaktadır. Bir gün Kidd’in yolu, 6 yıl önce Kiowa kabilesi tarafından ebeveynlerinin öldürüldüğü ve onlar tarafından büyütülen 10 yaşındaki Johanna Leonberger ile kesişir. Daha önce hiç deneyimlemediği bu dünyaya düşman olarak büyüyen Johanna’nın hayatta kalan son akrabalarına verilmesi gerekmektedir. Kidd, çocuğu kanunun belirlediği vasilerine teslim etmeyi kabul eder. Acımasız vahşi doğada ikisi de ev diyebilecekleri bir yer bulmak için yüzlerce kilometre yol kat ederken, hem zorlu doğa şartları hem de peşlerine düşen haydutlara karşı mücadele edeceklerdir.
Jim Halsey isimli genç, arabayı sahibine ulaştırmak için yola koyulmuştur… yolda yorgunluktan uyuya kalmamak için otostop çeken adamı arabasına alan genç, daha sonra bu adamın niyetini anlayınca yolculuk onun için kabusa dönüşecektir…
Doug Liman'ın yönettiği, Tom Cruise'un başrolünde yer aldığı American Made, Medellin karteli için ABD'ye uyuşturucu kaçıran, sonrasında CIA için silah kaçakçılığı da yapan pilot Barry Seal'ın hikâyesini anlatıyor. Universal Pictures'ın Barry Seal: Kaçakçı filminde Tom Cruise, Yarının Sınırında (Edge of Tomorrow) filminde birlikte çalıştığı direktör Doug Liman (Geçmişi Olmayan Adam, Bay ve Bayan Smith) ile tekrar bir araya geliyor. Barry Seal adındaki dolandırıcı pilotun şaşırtıcı ve gerçek macerasını anlatan film, Seal'in Amerika tarihindeki en büyük gizli operasyonu yürütmesi için CIA tarafından işe alınmasını konu alıyor.
Django adlı özgür bırakılmış bir köle, yanında Alman bir ödül avcısıyla birlikte, karısını sadist bir çiftlik sahibinden kurtarmak için Amerika'da yolculuk eder.
Genç bir dağcı olan Aron, Utah yakınlarında büyük bir kaya parçasının arasına sıkışır ve 5 gün boyunca hayatta kalma mücadelesine giren Aron Ralston'un gerçek hikâyesi... 5 gün boyunca kolu kayaya sıkılmış, susuz ve aç kalan Aaron, arkadaşlarını, sevgilisini, ailesini ve yolda kazadan tam önce karşılaştığı iki dağcı kızı hatırlamaktadır. 5 gün boyunca yaralı halde sıkışıp kalma hali ve içsel sorunlarıyla karşılaşmak zorunda kalan Aaron aynı zamanda cesareti ve kendisini metrelerce derinlikteki bu beladan kurtarmaya yarayacak tüm yönleriyle de yüzleşir ve sonunda kurtulur. Dinamizmini hiç kaybetmeyen film, izleyiciye daha önce hiç yaşamadıkları bir yolculuk vaat ederken hayattaki seçimlerimizle ilgili sıra dışı bir hikâye sunuyor.
Eski bir ajan olan Adam Clay, değer verdiği insanların bir dolandırıcılık planına kurban gitmesi üzerine intikam almaya karar verir. Dolandırıcıların daha büyük bir amaca hizmet ettiğini öğrenen Clay, bu işin kökünü kazımadan asla durmayacaktır. Fakat dolandırıcıların bilmediği şey, Adam Clay’in eski bir “Beekeeper” ajanı olduğu ve amacına ulaşana kadar kimsenin onu durduramayacağıdır.
Jack Reacher paralı bir askerdir ve suçluları bulmakta oldukça başarılıdır. Bir gün, tanıdığı bir adam beş kişiyi öldürmekten tutuklanır ve Jack'ten kendisine yardım edip gerçek suçluları bulmasını ister. Böylelikle gerçeği bulmak için Jack Reacher'ı, şiddet konusunda yetenekli ve saklayacak bir sırrı olan beklenmedik bir düşmanla karşı karşıya getiren sıra dışı bir kovalamaca başlar.
Altı kişi istekleri dışında kendilerini yeni bir ölümcül labirentin içinde kilitli bulurlar. Hayatta kalmak için yavaş yavaş ortak noktalarını keşfetmeye başlarlar… ve hepsinin daha önce bu ölümcül labirent oyununu oynadıkları ortaya çıkar.
Uzun zamandır vampirlerle savaşan ve onları yok etmek için canını dişine takan Blade, başarılı bir vampir avcısıdır. Haliyle bu süre içerisinde kendine epeyce güçlü düşmanlar edinir ve bu güçlü vampirlerin kurduğu kimi tuzaklar neticesinde FBI'ın arananlar listesine girer. Vampirler artık hiç olmadıkları kadar güçlüdür ve FBI nedeniyle gece çalışamayan Blade, görevini yalnızca gündüz vakti yerine getirebilmektedir. Bunun sayesinde de daha önce karşılaşmadığı bir grup vampir avcısıyla tanışır. Bu esnada dünya kötülükle tanışmak üzeredir. Vampir avcılarının birleşip güçlendiğini duyan vampirler 'ilk' efendilerini hayata döndürüp ayaklanırlar. Bu ilk vampir ise ürkütücü 'Drakula'nın ta kendisidir. Şimdi bir hayli güçlü olan iki taraf arasında korkutucu bir savaş başlamak üzeredir.
Auschwitz kumandanı Rudolf Höss, eşi Hedwig, çocukları ve hizmetkârlarıyla rüya gibi bir hayat sürmektedir. Öyle ki, ölüm kampının duvarına bakan muhteşem evleri tam da tren raylarıyla gaz odaları arasındadır. Martin Amis'in aynı adlı romanından uyarlanan bu çarpıcı film çiçekli, geniş bahçeleri, seraları ve havuzlarında keyif süren Höss ailesinin başlarına ölüm külleri serpilirken süregiden sıradan gündelik yaşamını gözlemliyor.